İşte İspanya’nın sınırlarına dair ilginç detaylar…
Fransa Toprakları ile Çevrili İspanyol Kasabası: Llivia /
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Pirene sıradağlarının karla kaplı zirvelerinin eteğinde, sınırın hemen ötesinde yer alan bu küçük kasabanın etrafı tamamen Fransa toprakları ile çevrili. Llívia, haritalarda küçük bir nokta belki ama tarihin büyük satır aralarında kendine önemli bir hikâye yazmış. Üstelik bu hikaye, kelimelerin ne kadar önemli olduğunun kanıtı niteliğinde.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Avrupa’nın en eski enklavlarından biri olan Llívia, İspanya’nın Katalonya bölgesindeki Girona’ya bağlı ve buranın merkezine ise 175 kilometre mesafede yer alıyor.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Kasabanın kaderi, Otuz Yıl Savaşları (1618–1648) ve bu savaşın parçası olarak başlayan Fransa-İspanya Savaşı (1635–1659) döneminde şekillendi. Savaş sonrası 1659’da taraflar masaya oturdu ve Pirene Antlaşması imzalandı. Bu anlaşmayla iki ülke arasındaki genel sınırlar belirlendi ancak Pireneler’in doğusundaki vadi bölgelerinde uzlaşmaya varmak zaman aldı.
KADERİNİ BELİRLEYEN KELİME: ‘KÖY’ DEĞİL ‘KASABA’/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Müzakereler sonucunda bölgedeki 33 köy Fransa’ya bırakıldı. Listede Llívia’nın da adı geçiyordu. Fakat İspanyol tarafı, hukuki bir ayrıntıya dikkat çekti: Llívia bir “köy” değil, Katalan yasalarına göre “kasaba (villa)” statüsündeydi. Bu statü 1500’lü yıllarda İspanya Kralı I. Carlos (V. Karl) tarafından verilmişti.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Böylelikle antlaşma dışında tutularak İspanya’nın ve Katalonya bölgesinin bir parçası olarak kaldı. Bugün Llivia İspanya topraklarına, N-154 adı verilen ve yaklaşık 3 kilometrelik dar bir yol aracılığıyla bağlı.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Bu kasabanın sokaklarında daha çok Katalan bayraklarını görmek mümkün. Hatta 2017 Katalonya bağımsızlık referandumu öncesinde Llivia’da, 82 bin mumla Katalan bayrağı şekli oluşturularak bir rekora imza atılmıştı.
6 ayda bir el değiştiren ada: Sülün (Faisan) Adası -Pheasant Island/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Bidasoa Nehri’nin serin sularına düşmüş narin bir zeytin yaprağını andırıyor. Tıpkı bir zeytin dalı gibi de barışın simgesi olarak uzanıyor. Yılın belirli aylarında Fransa’ya, diğer aylarında ise İspanya’ya geçen bu ada, egemenliğin eşzamanlı değil dönüşümlü olarak paylaşıldığı nadir yerlerden biri.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Hendaye ile Irun kıyılarının ortasında yer alan ve uzunluğu yaklaşık 200 metre, genişliği ise 40 metre olan Sülün Adası’na haritadan baktığınızda hem İspanya hem de Fransa’nın isimlerini yan yana görebilirsiniz. Oldukça ıssız, nüfusu yok, devir teslim dönemleri hariç ziyaretlere kapalı. Üzerinde göze çarpan tek bir yapı var; iki ülke arasındaki tarihi dönüm noktalarından biri olan Pirene Anlaşması’na adanmış anıt.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Fransa ile İspanya arasındaki savaşı sona erdiren Pirene Anlaşması, 7 Kasım 1659’da bu adada imzalandı. Ancak sınırların netlik kazanması, 1856’da imzalanan Bayonne Antlaşması’yla oldu. Her yıl 1 Şubat’tan 31 Temmuz’a kadar İspanya’nın egemenliğinde olan ada, kalan altı ay boyunca resmî olarak Fransa’nın egemenliğinde kalıyor. Belki de her yıl bu iki ülkenin yüzölçümü değişiyor diyebiliriz. Söz konusu ortak yönetim biçimine “kondominyum” deniyor ve Sülün Adası, halen varlığını sürdüren en eski ve en küçük kondominyumlardan biri.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
İsmi tarih boyunca birçok kez evrim geçirmiş. Roma döneminde Baskça’da “geçit” ya da “basamak” anlamına gelen Pausoa olarak biliniyordu. Fransızlar tarafından önce “köylü” anlamındaki Paysans şeklinde anıldı, ardından da Faisans yani “sülün”e dönüştü. Ne var ki adada tek bir sülün bile yok. Hatta 1843’te adayı ziyaret eden Fransız yazar Victor Hugo da bu duruma dikkat çekerek, “Sülün Adası’nda sülün yok!” demiş.
Dünyanın En Kısa Sınırı/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
İspanya’ya ait olan Penon de Vélez, bir zamanlar açık denizde küçük bir adaydı. Ancak doğa olayları sonucu ada, Fas anakarasına yaklaştı ve yarımadaya dönüştü. Buradaki 80 metrelik kum şeridinden oluşan kara hattı, kimi kaynaklara göre dünyanın en kısa uluslararası sınırı olarak anılıyor.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Bu dikkat çeken sınır örneklerini anlamak için “anklav” ve “eksklav” kavramlarını da değinmek gerekli. Anklav, bir ülkenin başka bir ülkenin sınırları içinde kalan toprak parçası. Eksklav ise bağlı olduğu ülkenin ana topraklarından coğrafi olarak ayrı olan toprak parçası. Aynı bölge, bulunduğu ülkeye göre anklav, bağlı olduğu ülkeye göre ise eksklav sayılabilir.
Haber Kaynak : CNNTURK.COM
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”